SPORTİF DİREKTÖRLÜK TİYATROSU

20.01.2014 13:14

Son 10 yıldır Sportif Direktör ( Futbol Direktörü ) vesaire ünvanlar ile 3 büyüklerde çok hamleler oldu.

Bu yeni birşey değil.

Sinan Engin, Cüneyt Tanman, Aykut Kocaman filan kendi dönemlerinde bu tip ünvanlı işler yaptılar.

Süleyman Hurma diye bu işi kitap tarifine en yakın şekilde yıllardır icra eden bir insanda ayrıca var.

Önder Özen ismi üzerinde kurulduğu iddia edilen yeni modelin eski örneklerden farklı bir avantajı vardı.

Birincisi, kulüp siyaseti açısından Başkan " Ben bu işlerden anlamadığımı kabul ediyorum. Neticede ben bir "laz" müteahitim, benim vaadim bu işlerden en iyi anladığını düşündüğüm kişiyi tek sorumlu yapmaktır" diyerek kendini "KAMUOYU ve CAMİAYA" angaje etmişti.

İkincisi, Önder Özen camia içerisinde " Beşiktaşlı efsane futbolcu" imajı üzerine algılanan ve bu yüzden "sevilen" bir isim değil, bundan bağımsız olarak televizyondan ve sektörden  "beğenilen" bir isimdi. 

Özetle imza attığı gün televizyondan yaptığı muhteşem "balkon konuşması" üzerine, yönetimden bütçe nedir kardeşim sorusunun cevabını öğrendikten sonra, bunu,bunu,bunu alacağız, bu hoca olacak, bu böyle olacak. İtirazı olan Başkanla konuşsun, Başkan'ın itirazı var ise, bütçe içinde dediklerim yapılmıyor diye kamuoyuna ilan eder ve hemen istifa ediyorum diyebilirdi.

Bu imkanı ve gücü vardı.

Tüm konjonktür, algı, destek, beklenti bu yöndeydi.

Yapamadı.

Ve bu proje çöktü.

Şimdi tiyatrosu oynanıyor.

Bilin istedim...

 

RÜZGAR SAĞNAK